CHP’Lİ 3 MECLİS ÜYESİ, İSTİFA ETTİLER…
Merkezefendi Belediyesi’nin CHP’li meclis üyeleri Murat Çımık ve Arif Suna’nın yanı sıra, Acıpayam Belediyesi’nin ve Denizli Büyükşehir Belediyesi’nin CHP’li Meclis Üyesi Ertan Başkan, tepkilerini dile getirerek, istifa dilekçesi bile yazmaya gerek görmeden, e-devlet aracılığıyla CHP’den istifa ettiklerini açıkladılar.
SAYI 4’E ÇIKTI…
Bir süre önce Merkezefendi Belediyesi’nin CHP’li Meclis Üyesi Dr. Gökhan Deda’nın ardından, yine Merkezefendi Belediyesi’nin CHP’li Meclis Üyeleri Murat Çımık ve Arif Suna ile birlikte, aynı belediye meclisinden istifa eden CHP’li meclis Üyesi sayısı 3’e çıkarken, Acıpayam Belediyesi ve Büyükşehir Belediyesi’nin CHP’li Meclis Üyesi Ertan Başkan’ın da istifa etmesiyle, Denizli genelinde toplam istifa eden CHP’li meclis üyesi sayısı 4’e yükseldi.
GEREKÇELERİNİ, BASIN AÇIKLAMASIYLA DUYURDULAR…
CHP’den istifa eden 3 meclis üyesinden Murat Çımık ve Arif Suna birlikte ayrılma gerekçelerini “Bağrımıza taş basarak ayrılıyoruz’ diyerek basın açıklamasıyla duyururken, Acıpayam Belediyesi Meclis Üyesi Ertan Başkan’da ayrı bir açıklama yayınlayarak, tepkisini dile getirdi…
İŞTE ÇIMIK VE SUNA’NIN AÇIKLAMASI…
‘KAMUOYUNA DUYURULUR…
Emeğimizi ve en önemlisi Yüreğimizi verdiğimiz Cumhuriyet Halk Partisinden, bağrımıza taş basarak istifa ettik. Merkezefendi Belediyesi Meclis üyesi olmamız nedeniyle, üzerimize aldığımız kamusal görevimizin bilinciyle ve yan yana omuz omuza yıllarca mücadele ettiğimiz ve kurucu iradeye inancını hiç kaybetmemiş Atatürkçü partidaşlarımıza, istifamızın genel kapsamlı gerekçeleri aşağıda sunuyoruz.
Bizler Cumhuriyet Halk Partisi geleneğinden gelmiş ve Cumhuriyet Halk Partisine yıllarını vermiş, 31. Mart 2019 yerel seçimlerinde de Merkezefendi Belediyesi Meclisine Cumhuriyet Halk Partisinin meclis üyeleri olarak seçilmiş, pusulası Atatürk ilke ve devrimleri olan yüreği aydınlık Türkiye’den yana kişileriz.
Belediye seçimlerinden sonra geldiğimiz yaklaşık iki yıllık süreç içerisinde, yıllarımızı verdiğimiz partimizin disiplini ve geleneklerine aykırı düşmemek adına, kan kustuk ama kızılcık şerbeti içtik sözüne tamda uyan bir süreç yaşadık. Belediye meclisine girmemizdeki temel neden, gerek eğitimimiz, gerekse bilgi ve tecrübe birikimimizle yoğrulmuş Cumhuriyet Halk Partisi ilke ve programı inancımız doğrultusunda, hukuka saygılı, kamu menfaatini gözeten, sosyal ve şeffaf bir belediyecilik anlayışı ile Merkezefendi Halkına hizmettir. Şimdiye kadar geçen iki yıllık süreçte parti tüzüğümüz gereği, yaşadıklarımızı ve yapılmaması için sonuna kadar direndiğimiz yanlışlara ilişkin düşünce ve eleştirilerimizi, sadece parti grup toplantılarımızda ve parti kurullarımızda yaptık. Ancak bizler kamu menfaati ve partimizin itibarını korumak maksadıyla, doğruya ulaşmak adına söylediğimiz düşüncelerimiz nedeniyle ötekileştirildik, düşman ilan edildik. Toplumun ve Cumhuriyet Halk Partisi yerel yönetimler programının en hassas olduğu, sadece kişi menfaatini gözeten şehircilik ve imar değişiklikleri konusunda, ince eledik sık dokuduk ki, görevimiz sona erdiğinde Denizli halkı bize, size oy verdik ama yaptıklarınıza bakın, yazıklar olsun size hakkımız haram olsun demesin diye. Hak ve helal, ahlaki bir değer yargısı olup, halkın oylarıyla geldiğiniz ve kamu gücünü elinde bulundurduğunuz noktalarda şahsın değil toplumun menfaatini öne almak gerektiğinin bilincinde olan kişileriz. Kamunun menfaati, takribi 22 bin m2 yeşil alana ayrılmış bir alanın imarlaşmasına elbette ki aykırıdır ve biz buna tabiki hayır diyeceğiz. Ya da Danıştay kararı ile hukuka aykırı olduğu tescillenmiş bir imar değişikliği talebine elbetteki hayır diyeceğiz. Ya da Merkezefendi Belediyesi sınırları içerisindeki 32 mahallede kat yüksekliği belirleme sürecinden, hem katılımcı demokrasi anlayışını dilinizden düşürmemenize rağmen hem de katılımcı demokrasi ilkelerine aykırı olarak, iktidar meclis üyesi olan bize bile, meclis gününden bir gün önce 15 dakikalık bir slaytla haberdar edilmemize ve 15 dakikalık slaytla böyle önemli bir konuda karar vermemizin istenmesine elbette ki tepki duyacağız. Türkiye’nin en pahalı içme suyunu kullanan halk Denizli halkı olup, bu su zammı için yapılan Büyükşehir Meclisindeki su zammı oylamasına, Merkezefendi halkını Büyükşehirde temsil eden Belediye Başkanı Şeniz Doğan’ın katılmamasına ve hatta kendi başkan yardımcısını oylamadan beş dakika önce Belediye Başkanı Şeniz Doğan tarafından aranarak oylamadan çıkarılmasının yanlış olduğunu elbetteki onun yüzüne söyleyeceğiz ve neden başkan diyeceğiz. Elbetteki, Ulu önder Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet Halk Partisine ve Cumhuriyet Halk Partililere alenen sosyal medyasında hakaret etmiş ve Belediye Başkanınca üstüne daha da yeni makamlar verilerek ödüllendirilmiş Belediye yönetimindeki kişilere karşı çıkacağız ve buralarda Atatürk ilke ve devrimlerine inanmış liyakatli kimselerin bulunması için mücadele edeceğiz. Daha önceki dönem belediye başkanınca açılmış ve kullanılmakta olan bir parkın genel başkana tekrar açılışının yaptırılarak, Cumhuriyet Halk Partisinin ulusal basında küçük düşürülmüş olması elbette ki eleştirip karşı çıkacaktık. Elbette ki, Belediye kanunu bir meclis üyesinin görevi süresince ve sonlandıktan sonraki bir yıl içerisinde, doğrudan veya dolaylı yoldan Belediyeye ait arsa üzerine yapılacak gündüz bakım evine, hayırseverin hayrına gölge düşürecek şekilde taahhüt almasına ve bunu birde sahibi olduğu internet sitesinde sahiplenmesini elbette ki sorgulayacak ve bunun doğru olup olmadığının araştırılmasını isteyeceğiz. Elbette ki Mekezefendi Belediyesinde iktidarda bile olsak meclis üyesi olarak doğruya doğru, yanlışa yanlış diyeceğiz.
Sadece birkaç örneğini sunduğumuz, ama cesareti varsa, yüreği yetiyorsa, Belediye Başkanı Şeniz Doğan yanına alacağı istediği kadar danışman ve yöneticisiyle birlikte, biz ise tek olarak, istediği zaman, istediği yer ve kanalda, şimdilik küçük bir kısmından bahsettiğimiz yanlışların devamını tartışabiliriz, hiçbir endişemiz yok. Yanlışlar konusunda, dünde hayır dedik, yarın da hayır diyeceğiz. Biz eğer yanlışları konuşmasak, görmezden gelseydik meclisin en değerli üyeleri olacağımızı da biliyorduk ama yapamazdık.
Yaşadığımız iki yıllık süreçte, parti disiplini ve gelenekleri gereği, yapılan ve yapılagelmekte olan bu yanlışları tabi ki öncelikle Belediye Başkanı Şeniz Doğan ile konuştuk, ama Şeniz Doğan’dan aldığımız yanıtlar, konunun özünden saptırılarak cevaplandığı için, elbette ki parti hiyerarşimiz gereği ilçe ve ille, daha sonra genel merkez ile doğrunun yapılması için görüştük. Ancak bütün bu aşamaların tamamlanmış olmasına rağmen, “KAZANILMIŞ BİR BELEDİYE VAR” şeklinde deve kuşu misali kuma başını gömen bir yanıtla üzülerek karşılaştık.
Bu nedenlerle, gerek Denizli yerelinde ve gerekse Türkiye Genelinde Cumhuriyet Halk Partisini temsil makamında olanlar, kurucu iradeden ayrıldıysa, tüzük ve uygulama, doğruları söyleyenlerin ve liyakatli kişilerin yönetim mekanizmasına seçilerek gelmesinin önünü kapatıyorsa, tüm bu yanlışların içinde adımızın yer almamamsı için bağrımıza taş basarak, Ata ocağımız Cumhuriyet Halk Partisi bu yanlışlardan dönünceye kadar, üzülerek ama onurumuzla partimizden ayrılıyoruz. Kamuoyunun bilgisine sunarız. 11.02.2021’
ERTAN BAŞKAN: YANLIŞLARI DİLE GETİRDİM, DİSİPLİN SOPASINI GÖSTERDİLER…
Öte yandan, aynı gün içinde istifa eden CHP’li Büyükşehir Belediyesi ve Acıpayam Belediyesi Meclis Üyesi Ertan Başkan da, sert bir dille tepkisini ortaya koydu ve ‘Yolsuzluklarla mücadele etmemin, yanlışları dile getirmemin karşılığı, disiplin sopasını göstermek oldu dedi ve aşağıdaki açıklamayı yayınladı:
‘KAMUOYUNA DUYURULUR
Belediye seçimlerinden itibaren yaşadığım iki yıllık süreçte bir takım sıkıntıları bağrıma taş basarak sineye çektim. Cumhuriyet halk partisi ilke ve ideolojileri doğrultusunda sosyal bir belediyecilik anlayışı adına gerek Acıpayam meclisinde gerek Büyükşehir meclisinde savundum. Bu çabalarım gerek İlçe başkanlığı ve gerekse meclis grubumuzdaki bir kısım kişilerce engellenmeye çalışılmıştır. Ben süreci şaşkınlık içerisinde izlerken ve Acıpayam belediyesindeki yanlışları, yapılmaması gerekenleri ve Acıpayam halkına zarar verecek uygulamaları engellemeye çalıştım. Halkımızın yararına olan tüm faaliyetleri gücümün yettiğince seslendirdim.
Ancak daha öncede belirttiğim gibi bir takım CHP’li görünen ancak seçim sürecinde adayımızın arkasında bile durmayan ve hatta CHP’ne oy vermeyen ve daha sonrada borç batağındaki Acıpayam belediyesi ile birlikte gerek spor kulübünde gölge başkanlık gerekse meclis gündemine gelen kamu menfaatine aykırı olduğu aşikar gündem maddelerine destek veren kimselere karşı CHP’si ilke ve ideolojisini korumaya çalıştım. Aynı şekilde seçimlerden bugüne kadar ilçe başkanı ve eşrafı Acıpayam Belediye başkanı ile yaptıkları gizli ittifaklarla Cumhuriyet Halk Partisi örgütünü şahsi menfaatleri doğrultusunda kullanmıştır.
Ancak ben gerek CHP ilke ve ideolojileri doğrultusunda ve gerekse Acıpayam halkının menfaatinde görevimi yürütürken ve bu sorunları CHP’si üst yönetimi ile paylaşarak bunların yanlış olduğunu beyan ettim. Ancak bunun gereğini yapmak yerine beni ve bir kısım meclis üyesi arkadaşımıza disiplin sopası göstererek haklıdan ve kamu menfaatinden yana değil, haksız ve CHP’si ilke ve ideolojilerini ayaklar altına alanlardan ve örgütü şahsi menfaatleri için kullananlardan yana taraf olmuştur. Cumhuriyet Halk Partisi benim yuvamdır ve Cumhuriyet Halk Partisi kuruluş ilkeleri benim için esastır, ancak yaşanan süreç beni istifa sürecine getirmiştir. Kamuoyuna saygılarımla sunarım. 11.02.2021′